Adam Yaldabaoth’un Cennetinde
Yöneticiler insanı aldılar ve onu cennete koydular
Serbestçe yemesini söylediler.
(Yemekleri acıydı,
güzellikleri bozulmuş.
Yemekleri aldatıcıydı ve ağaçları tanrısal değildi.
Yemekleri zehirdi
Ve sonu hep ölümdü.)
Hayat Ağacını cennetin merkezine yerleştirdiler
(Ben size onların
yaşamının sırrını öğreteceğim.
Yapay bir tin (bilinç) için birlikte yaptıkları plandan
bahsedeceğim)
Kökü acıydı
Dalları ölü
Gölgesi nefretti
Yaprakları aldatıcı
Tomurcuklarında kötülüğün nektarı vardı
Meyvesi ölümdü
Tohumu arzu
Çiçekleri karanlıktaydı
Bunları yiyenler
Hades’in sakinleriydi
Ki karanlık onların dinlenme yeriydi.
“İyinin ve Kötünün
Bilgisi” olarak anılan ağaç ise
Işığın
Epinoia’sındandı.
Ondan yememesini söylediler
Onu saklamak için önünde durdular.
Çünkü korkuyorlardı
onun yukarı bütün olana bakacağından
Ve böylece
anlayacağından ahlaksızlığının çıplaklığını.
(Fakat Ben onların
yemesini sağladım.
Kurtarıcıya sordum,
“Lord, yılan değil miydi Adam’ın yemesini sağlayan?”
Gülümsedi ve cevap verdi,
“Yılan, onlarda, üreme arzusunun kötülüğünü yaratmak için
yemelerine neden oldu ki böylece Adam kendilerine yardımcı olabilecekti.”)
Şef Yönetici Yaldabaoth bunu biliyordu
Çünkü Adam’daki ışıkla dolu Epinoia
Zihinsel yeteneklerini kendisinden üstün kılmıştı.
Adam kurallara uymuyordu.
Adam’a verdiği gücü geri alabilmek için
Yaldabaoth Adam’ı tamamen unutkan kıldı
(Kurtarıcıya sordum, “Tamamen unutkan ne demek?”
Cevap verdi, “Musa’nın ilk kitabında yazdığı gibi değil
‘Adam’ın derin bir
uykuya dalmasına neden oldu”
Daha doğrusu Adam’ın algıları perdelenmişti
Ve bilinçsiz bir hale gelmişti
Yaldabaoth’un peygamberi aracılığı ile dediği gibi
“Onların aklını
aptallaştıracağım ve böylece ne görebilecek ne de anlayabilecekler.”)
0 yorum: