Amigurumi adında tığ işi bebek yapma sanatı olduğunu ilk duymam üzerinden sanırım yaklaşık olarak 2 sene geçti. Hayatımda o sıralarda başıma gelen trajedilerin de elbet etkisi olmuştur böylesi bir hobiye sarılmamda. Pinterest'te ve Google'da bulduğum tariflerdeki sembollerin ne anlama geldiğini öğrenebilmek için de baya bir çaba sarf ettim. En sonunda deneye yanıla ilk birkaç bebeğimi ve oyuncağımı yaptım. Tabii dolgu maddesi olayını da tam olarak bilmediğimden bebeklerin içine evde elime geçen ne varsa doldurmam neticesinde (rengarenk ipler, eskimiş penyeler, kullanmadığım bez parçaları) ilmeklerin orasından burasından değişik renklerde materyaller fışkıran garip görünümlü oyuncaklar yapmış oldum.
Baya bir devam ettikten sonra boncuk elyafı keşfettim! (tabii bu bir öz eleştiri, ilk başından beri bilmem gerekirdi)
Yaptığım bebekler daha da güzelleşti, saçlar ve kıyafetlere ayrı önem verdiğimden bebekler oldukça havalı oldu :)
Nedense Türkiye'deki amigurumi bebekleri ya fazla kadınsı ya da fazla bebeksi bulduğumdan Türk tarifleri es geçtiğimi söyleyebilirim.
Tatyana Kobrokova'nın "Örgüden Oyuncaklar" isimli kitabın kapağındaki oyuncakları çok beğendim ve kitabı satın aldım fakat oyuncakların şişlerle yapıldığını öğrendiğimde yaşadığım şoku görmelisiniz. Yılmadım lakin. Tarifteki sembolleri kafama göre yorumlayıp tığla yapmaya koyuldum ve gayet de güzel olunca en azından emeğime değdiğini düşünüp sevindim ve belki de şimdiye kadar yaptığım bebeklerden en iyileri olan bu iki bebeği gözümün önünden ayırmadım.
Ve hayat tekrardan beni uçurumlardan savurunca oyuncak yapmayı bırakıp yaptığım tüm oyuncakları dağıttım. Bir süre örgüye ara verip daha sonra paspaslar ve pufflarla devam ettim fakat bir handikap vardı; büyük parçalar bir hobi için oldukça masraflıydı ve yüksek numaralı tığlar da elimi kolumu çok yoruyordu. Ve tekrardan amigurumiye geçmiş oldum böylelikle.
Amigurumi oyuncakların benim için en güzel tarafı her bebekte aynı tarifi kullanıyor olsanız da birkaç küçük değişiklikle birbirinden tamamen farklı tiplerde bebeklerin ortaya çıkıyor oluşu. Bunun nasıl olduğunu bilmiyorum fakat her yeni oyuncağa başladığımda sonuçta nasıl bir tip çıkacağını merak ederek her seferinde aynı şevkle örüyorum.
Belki de gözlerdir diyorum bebekleri birbirinden bu kadar farklı kılan. Ne olursa olsun Tanrının bir yaratımı olarak bizler, taklitle dahi olsa yaratıcılığın verdiği iyilik ve güzellik hissini az çok tadabildiğimizdendir ki mutluluğu yakalayabiliyoruz.
Yoksa hayat, Zorunluluk ve Kader'in oyuncağı olmaktan öte neyiz ki biz?
Fakat bu sorunun cevabı ile ilgilenmeyelim şimdi.
Amigurumi hikayem kısaca böyle. Çok yakında sizinle oradan buradan toparladığım modellerle yapmış olduğum bebeğin tarifini vereceğim.
Umarım beğenirsiniz..
0 yorum: