Ruhla İlgili Altı Soru
Kurtarıcıya sordum, “Efendim, her bir ruh kurtarılıp saf ışığa girebilecek mi?”
Cevap verdi, “Çok önemli bir soru soruyorsun. Öyle bir soru hareketsiz ırkın bir üyesi olmayan hiç kimse cevaplandıramaz bunu. O insanların üzerine Yaşamın Tini inecek ve kudret onların kurtarılmasına ve mükemmel olup her türlü büyüklüğe değer olmalarına olanak sağlayacak. Kendilerinden kötü olanı silkeleyecekler ve kötülükle ilgili hiçbir şeyi umursamayıp sadece bozulmaz olanı isteyecekler. Öfke, kıskançlık, haset, arzu ve istemeden özgür kılınacaklar.”
“Fiziksel beden onları olumsuz olarak etkileyecek. O bedenden onları kurtaracak olanlarla buluşmayı beklerken giyiyor olacaklar. Bu insanlar bozulmaz sonsuz yaşamı hak edenlerdir. Her şeye katlanırlar, her şeye dayanırlar ki böylece güzele layık olacaklar ve sonsuz yaşama sahip olacaklardır.”
Ve ona sordum, “Efendim, Yaşamın Tini onlara inip de bunları yapmayan ruhlara ne olacak?”
Cevap verdi, “Eğer Tin o insanlara inerse dönüşecekler ve kurtarılacaklar. Güç herkese iner ve onsuz kimse ayakta bile kalamaz. Onlar doğduktan sonra, eğer Yaşamın Tini onlarda artarsa, güç onlara gelir ve ruhları kuvvetlenir. Ve böylece hiçbir şey onları kötülüğü atamaz. Fakat eğer yapay tin insanların içine gelirse, o onları kötü yola düşürür.
O zaman sordum, “Efendim, ruhlar bedenden ayrıldıklarında nereye giderler?”
Gülümseyerek cevap verdi, “Eğer ruh güçlüyse ve yapay tinden daha fazla kuvveti varsa kötülükten uzaklaşır. Bozulmaz olanın yardımıyla ruh kurtarılır ve sonsuz dinlenme haline katılır.”
Ve ben şöyle sordum, “Efendim, peki kimin insanı olduğunu bilmeyen insanların ruhları ne olacak? Nereye gidecekler?”
Cevap verdi, “Bu insanlarda yapay tin çok kuvvetlenmiştir ve onlar yoldan çıkarlar. Ruhlarına yük binmiştir, kötülüğe atılmışlardır ve unutkanlığa fırlatılmışlardır.”
“Bedenden ayrıldıklarında, böyle bir ruh yöneticiler tarafından yaratılmış güçlere teslim edilir, zincirlere vurularak hapishaneye geri atılır. Bu böylece devam eder ta ki kendisi unutkanlıktan bilgi yoluyla kurtarana kadar. Ve sonunda mükemmelliğe erişir ve kurtarılır.”
Ve sonra tekrar sordum, “Efendim, ruh annesine ya da bir adama girebilmek için nasıl küçülür?”
Bu soruyu sorduğuma memnun olmuştu ve şöyle söyledi, “Sen gerçekten kutsanmışsın çünkü anladın. Ruha Yaşamın Tini tarafından rehberlik edilmelidir. Bu şekilde kurtarılacak ve tekrardan bedenlenmesine gerek kalmayacaktır.”
Ve sordum, “Efendim, gerçek bilgiye ulaşmış fakat ondan yüz çevirmiş olan insanların ruhlarına ne olacak?”
Ve bana şöyle söyledi, “Yoksulluğun iblisleri onları öyle bir yere götürecekler ki orada pişmanlığın ve tövbenin olasılığı olmayacak. Tine karşı küfür edenler sonsuza kadar işkence görecekleri ceza çekecekleri zamana kadar orada kalacaklar.”
Ve ben sordum, “Efendim, yapay tin nereden geldi?”
Ve bana şöyle anlattı:
İnsanlığa Karşı Üç Komplo
Ana-Baba merhametlidir
Kutsal Tin bize sempati besler.
İlahi Takdirin ışığının Epinoiasından
Mükemmel ırkın çocuklarını ayağa kaldırır
Aya kaldırarak onların düşüncesini, sonsuz kılar ışıklarını.
Şef Yönetici Archon insanların ondan yüce kılındıklarını öğrendiğinde
Ve de zihinsel kapasitelerinin kendisininkinden üstün olduğunu anladığında
Onların düşüncesini durdurmak istedi
Fakat zihinsel üstünlüklerinin derecesini bilmediğinden
Durduramadı onları.
Onun güçleri olan
İblisleriyle birlikte bir plan yaptı.
Her biri Sophia (Bilgelik) ile zina yaptı.
Ve tutukluluğun yeni bir çeşidi olan
Kaderi ürettiler.
Kader önceden kestirilemez şekilde değişir.
Tıpkı iblislerin farklı olması gibi her biri farklı farklıdır.
Kader zordur.
Onun çarkına takılan Tanrılardan, otoritelerden, iblislerden ve insan nesillerinden daha zordur.
Kaderden türedi
Günah, şiddet, küfür, unutkanlık ve cahillik.
Ağır emirler
Yüklü günahlar
Korkunç bir korku
İşte bu sayede
Her şeyin üzerindeki Tanrıdan habersiz
Tüm nesil kör oldu
Unutkanlığın içinde tutuklu kaldıklarından
Günahlarından bihaberdiler
Her şeyin efendisi olan kaderin eliyle
Zamana ve mevsimlerin döngülerine bağlı kaldılar.
Yaldabaoth sonunda yarattığı her şeyden pişman oldu.
Tüm yaratımın, tüm insanlığın üzerine
Büyük bir sel getirmeye karar verdi
İlahi takdirin ışığı Nuh’u uyardı
Tüm çocuklara, adamın oğullarına vaaz verdi
Fakat dinlemediler onu yabancıymışlarmış gibi ona.
“Musa’nın dediği gibi gemide saklanmadılar.
Daha doğrusu özel bir yerde saklandılar.
Sadece Nuh değil
Hareketsiz ırktan pek çok insan da oradaydı.
Bir ışık bulutunun içine saklanmaya gittiler.”
Nuh otoritesini biliyordu
Ve onları aydınlatan ışık varlığı da biliyordu
Şef Yönetici tüm dünyaya karanlık akıtmasına rağmen
Şef Yönetici ve onun güçleri yeni bir strateji kurdular
İblislerini insan kızlarına gönderecek
Ve onlardan çocuklar edineceklerdi.
Fakat başaramadılar.
Başarısızlıklarından sonra yeni bir plan yaptılar.
Yapay bir tin yarattılar
Aşağı inen tini örnek aldılar
İblisler kadınların kocalarına benzemek için
Şekil değiştirdiler.
Kadınları kötülüğün ve iğrençliğin ruhu ile doldurdular.
Ve böylece yarattılar
Altın ve gümüşü
Parayı ve bozuklukları
Demiri, diğer metalleri ve buna benzer şeyleri
Ve bunlara bağlı olanlar
Belaların içinde yoldan çıktılar
Tamamen yanıltılmışlardı
Ve yaşlandılar
Hiçbir tat almadan
Ve öldüler
Gerçeği bulamadan
Gerçek Tanrıyı hiç tanıyamadan.
İşte bu şekilde tüm yaratımı köleleştirdiler
Dünyanın kurulumundan bugüne değin.
(Bazı kadınları aldılar ve karanlıktan çocuklar yarattılar.
Ve
Günümüze kadar
Kapattılar onların kalbini
Ve sertleştirdiler onları
Yapay tinin sertliğinde.)
0 yorum: